Türk Sanayici ve İş İnsanları Derneği’nin (TÜSİAD) geçen hafta yapılan genel kurulunda Başkan Orhan Turhan ve Yüksek İstişare Kurulu (YİK) Başkanı Ömer Aras’ın konuşmaları, uzun bir aradan sonra iktidar ile büyük sermayeyi tekrar karşı karşıya …
Türk Sanayici ve İş İnsanları Derneği’nin (TÜSİAD) geçen hafta yapılan genel kurulunda Başkan Orhan Turhan ve Yüksek İstişare Kurulu (YİK) Başkanı Ömer Aras’ın konuşmaları, uzun bir aradan sonra iktidar ile büyük sermayeyi tekrar karşı karşıya getirdi. Turhan ve Aras, ekonomik sorunlar, yüksek enflasyon, ekonomik kriz ve öngörülemezliklerin yanı sıra belediye başkanlarına, gazetecilere, muhalif siyasetçilere yönelik soruşturma, gözaltı ve tutuklamaları eleştirdi.
ANKA Ekonomi Editörü Zülfikar Doğan’ın kaleminden haftanın analizi yazısında şunları ifade etti:
Başkan Turhan’ın ‘organize suç örgütü kurmak, şirket kurmaktan daha kolay hale geldi’ sözleri oldukça dikkat çekici. Turhan ve Aras, başta Gezi eylemleri olmak üzere 10-12 yıl geriye dönük açılan davaların, soruşturmaların toplumda endişe yarattığını, adalete ve yargıya güveni sarstığını dile getirince, AKP sözcüsü Ömer Çelik ve Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’tan çok sert karşılık geldi.
İŞ DÜNYASI TMSF’YE TANINAN SINIRSIZ YETKİLERDEN TEDİRGİN
İki hafta önce çıkartılan torba yasada, Cumhurbaşkanına bağlı Devlet Denetleme Kurulu’na (DDK) ve Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’na (TMSF) verilen adeta sınırsız yetkiler hemen her kesimde ciddi rahatsızlık yarattı.
Bu sınırsız yetkiler yargı kararı olmaksızın kullanılabilecek. Özellikle TMSF’ye verilen şirketlere el koyma, kayyum atama yetkisinin iş dünyasında kaygıları artırdığı yaygın şekilde konuşuluyor. Getirilen düzenlemelerle TMSF, kara para aklama, terörün finansmanı, terör örgütleriyle iltisak-irtibat ‘iddiası ya da şüphesi’ ile dilediği şirkete, hisselerine, mallarına, banka hesaplarına el koyabilecek. Beş yıl süreyle kayyum tayin edebilecek.
İŞ İNSANLARINA GÖZDAĞI: BİR GECE ANSIZIN GELEBİLİRİZ, HER ŞEYİNİ ALABİLİRİZ
Menajer Ayşe Barım, dizi sektöründe tekelleşme iddiasıyla gözaltına alınmasına karşın, gözaltındayken suçlamanın niteliği ve içeriği değiştirildi. Barım, 12 yıl önceye dönük ‘Gezi eylemlerine katılma, terör bağlantısı, darbe ve hükümeti devirmeye teşebbüs’ suçlamasıyla tutuklandı.
Menajerlik şirketinin hesapları bloke edildi. İktidara yakın medya organlarında TÜSİAD üyesi önde gelen bazı iş insanları için de benzer gerekçelerle savcılığın hazırlık soruşturması başlattığı haberleri tedirginliği artırdı.
TÜSİAD Başkanı Turhan ve YİK Başkanı Aras’ın TMSF’ye verilen olağanüstü yetkilerin hukuk devleti ile bağdaşmadığını ifade etmesinin gerisinde, bu düzenlemelerden duyulan endişe ve kaygılar yatıyor. İktidar ‘terör, darbe’ vb. iddialarla ve şüphe gerekçesiyle TMSF’ye talimatla dilediği şirkete el koyabilir. Patronunu tutuklayıp, yerine TMSF kayyumu atayabilir. Nitekim TÜSİAD yöneticilerinin ‘sistemin çöktüğünü’ dile getirerek, eleştiri dozunu yükseltmesi, iktidardan gelebilecek her türlü tepkinin göze alındığına işaret ediyor.